Finansman Erişimi, Gelir Oluşturma ve Likidite Kabiliyeti Giderek Körleşen Ekosistemler için Yeni Bir Optimize Yatırım Yaklaşımı ve Modeli

  • Ana Sayfa
  • Blog
  • Finansman Erişimi, Gelir Oluşturma ve Likidite Kabiliyeti Giderek Körleşen Ekosistemler için Yeni Bir Optimize Yatırım Yaklaşımı ve Modeli
Finansman Erişimi, Gelir Oluşturma ve Likidite Kabiliyeti Giderek Körleşen Ekosistemler için Yeni Bir Optimize Yatırım Yaklaşımı ve Modeli

Günümüzde belediyeler giderek artan mali baskılarla karşı karşıyadır. Gider kalemleri hızla büyürken, bu giderleri öz gelirlerle karşılama oranı azalmış; merkezi idareden aktarılan paylara aşırı bağımlı hâle gelen yerel yönetimlerin hareket kabiliyeti ciddi biçimde daralmıştır. Artan faiz yükleri, borç stoku, vadesi geçmiş ödemeler ve bozulmuş nakit akışı yapıları, birçok belediyeyi kronik borçlanma döngüsüne mahkûm etmiştir.

Bu durumun temelinde, şehirlerin sahip olduğu ekonomik, fiziksel ve sosyal kaynakların stratejik ve verimli bir şekilde kullanılamaması yatmaktadır. Belediyeler yatırımı birinci öncelik hâline getirememekte, kaynaklarını günü kurtarmaya yönelik operasyonel giderlere yönlendirmekte; böylece uzun vadeli kalkınma dinamikleri devre dışı kalmaktadır.

Tam da bu noktada, kendi kendine yeten şehirler idealiyle örtüşen ve yerel yönetimlerin mevcut potansiyelini borçsuz, sürdürülebilir ve ardışık bir yatırım sistemine dönüştüren bir modele ihtiyaç doğmuştur.

Bu model, yalnızca belediyenin bütçesini değil; aynı zamanda şehrin tamamını kapsayan ekonomik döngüyü optimize etmeyi hedeflemelidir. Bu sebeple mükemmel kurgulanacak bir modelin, geçekleştirilebilir düzlemde asgari sahip olacağı etki kabiliyetleri;

  • Mevcut verimlilik alanlarını harekete geçirmeli,
  • Yatırım fazlarını birbirine bağlayarak gelir üreten projeleri zincir hâline getirmeli,
  • Borç stokunu azaltmalı,
  • Sosyal fonları büyütmeli
  • Refahı tabana yaymalı,
  • Belediyeyi dışa bağımlı olmaktan çıkararak üretken ve kendi yatırımlarını finanse edebilen bir yapıya kavuşturmalıdır.

Geleneksel yatırım anlayışını aşan bu yaklaşımla, “Kronolojik Fayda Aktarımı Yöntemi ile Optimize Yatırım Ekosistemi Modeli” geliştirilmiştir.

(CBT-OIEM – Chronological Benefit Transfer-Based Optimized Investment Ecosystem Modelling)

CBT-OIEM, dış borçlanma ve geleneksel bütçe bağımlılığı olmaksızın, yalnızca yerel kaynakların etkin kullanımı ile yatırım üreten, sistematik iç finansman modeli ile ölçeklenebilir sıralı şehir yatırımları planlama ve yönetme modelidir. Model, her bir yatırım fazının kendinden sonraki yatırımları fonladığı, sürekli döngü oluşturan bir fayda aktarım zinciri mimarisi üzerine kuruludur. Sadece mali değil, sosyal ve yönetsel sürdürülebilirliği hedefleyen model, bir şehrin potansiyelini açığa çıkaran bir kurumsal performans sistemine dönüşmektedir.

CBT-OIEM, sabit faz ya da proje sayısına bağlı değildir. Her şehir, kendi kapasitesine göre faz ve proje kümeleri üretir. Fazlar, fayda keşişimi yüksek projelerden oluşur ve bu projeler yatırım sonrası elde edilen faydalarla kendini finanse eder. Modelin mantığı, önce verimlilik yaratarak kaynak oluşturmak, ardından bu kaynağı optimize ederek yeni yatırımlar üretmektir.

Modeli uygulayan belediyeler, şehrin tüm talep ve ihtiyaçlarına, borçlanmadan, dış destek almadan ve bağımlı kalmadan, kaynak üretimini içselleştirerek kısa sürede yanıt verebilecek bir yapıya kavuşmaktadır. Modelin asıl hedefi, belediyelerin mevcut ekonomik fayda ürettiği alanların katma değerini artırmak ve harici diğer potansiyel alanlarda ise ekonomik faydayı aktive ederek kurumsal mali bağımsızlığı kalıcı biçimde inşa etmektir.

Modelin Temel Yapısı ve Prensipleri

Sıfır Finansmanla Başlangıç: İlk faz, yalnızca iç kaynak verimliliği (tasarruf, yeniden işlevlendirme, atıl kapasite kullanımı, düşük maliyetli dönüşümler) ile başlatılır. Dış borçlanma, kredi ya da hibe kullanılmaz. Kurumun mevcut mali sistemine müdahale edilmeden, alternatif kaynak üretimi hedeflenir.

Zincirleme Yatırım Aktarımı: Her faz sonunda elde edilen net gelir aşağıdaki sistematik dağılımla yeniden döngüye sokulmaktadır.

  • %30: Yeni yatırım fazlarının finansmanı
  • %30: Kurumun serbest geliri (personel, bakım, hizmet vb.)
  • %30: Borç azaltımı veya stratejik rezerv güçlendirme
  • %10: Sosyal fonlara (sosyal yardım, eşitsizlik azaltımı, afet dayanıklılığı

Verimlilik ve Etkinlik Temelli Yatırım: Proje seçimi klasik altyapı yatırımlarıyla sınırlı değildir. Model; enerji dönüşümü, üretici destekleme, tarımsal lojistik, veri altyapısı, dijital belediyecilik, sosyal uyum, çevre yönetimi ve kadın/engelli istihdamı gibi çok alanlı etki yaratan yatırım türlerini öncelemektedir.

Toplumsal Etki, Kurumsal Performans ve Yönetim Dönüşümü: Model, sadece projeleri değil; belediye yapısını da dönüştürür. Gelir yaratan ama harcama baskısı oluşturmayan yatırımlar belediye sistematiğini güçlendirir. Ayrıca her faz sonunda kurum içi performans katsayısı artar, iç denetim kapasitesi yükselir, yönetsel karar döngüsü hızlanır.

Matematiksel düzlemde Model Bağıntısı

Y(t+n) = Y(t) + Σ[Fᵢ(t) × 0.30] + Σ[Vᵢ(t) × α]

  • Y(t+n): n. faz sonunda oluşan kümülatif net fayda
  • Y(t): t. faz sonundaki birikimli aktarılan gelir
  • Fᵢ(t): i. projeden elde edilen doğrudan net gelir
  • Vᵢ(t): i. projeden elde edilen verimlilik ve tasarruf kaynaklı kazanç
  • α: kurumsal verimlilik katsayısı (şehir özelinde belirlenir, 0.85–1.3 arası)

ŞEHİR ÖLÇEĞİNDE SİMÜLASYON

Geçmiş Zamanlı Örneklem ve Gelecek Zamanlı Öngörü Simülasyonu ile Model Testi

CBT-OIEM modeli, yalnızca teorik bir çerçeve değil; sahaya uyarlanabilirliği ölçülmüş, geçmiş performansla ilişkilendirilmiş ve gelecek için çoklu senaryolu olarak test edilmiş bütünsel bir uygulama sistematiğidir. Örneklem analizleri ve gelecek zamanlı çoklu senaryolu simülasyonlar, bir büyükşehir belediyesi ve ona bağlı bir ilçe belediyesi için ayrı ayrı gerçekleştirilmiştir.

Geçmiş Zamanlı Örneklem Simülasyonu (2014–2024)

Bu dönemde yerel yönetimlerin mevcut yatırım kapasitesi, bütçe darlığı, sabit gider yükü, atıl varlık oranı ve gelir-gider dengesizlikleri analiz edilmiştir. Belediyelerin klasik bütçeleme ve geleneksel yatırım kabulleriyle ne kadar sınırlı kaldığı ve hangi sektörlerde yapısal yatırım eksikliği yaşandığı tespit edilmiştir.

Tespit Edilen Bulgular

  1. Verimlilik Kaybı: Kamuya ait kaynakların %23’ü (bina, arsa, ekipman, personel zamanı) üretken döngü dışında kalarak, toplam faydaya katısı olmadığı gibi negatif finansal etkileri olmuştur.
  2. Yatırım Boşlukları: Tarımsal destek, soğuk zincir lojistik, enerji dönüşüm altyapısı, dijital belediyecilik, sosyal konut üretimi, kırsal kalkınma ve genç istihdam gibi en az 60 yatırım kategorisinde katma değerli proje üretilememiştir.
  3. Bütçesel Blokajlar: Bütçelerin yıllık ortalama %71’i zorunlu giderler ile yatırım harici harcamalara yönlenmiş; katma değerli yatırımlar için ayrılabilen oran %7’nin altında kalmıştır.
  4. Tahmini Kümülatif Fayda Kaybı: Toplamda asgari NBD ile 60 milyar TL’ye yaklaşan yatırım dışı bırakılmış ekonomik değer potansiyeli kullanılamamıştır.

Bu analizler, CBT-OIEM modelinin yalnızca önerilen bir çözüm değil, mevcut yapı ve yaklaşımların eksiklerini telafi edebilme kabiliyetini göstermektedir.

Gelecek Zamanlı Ölçeklenebilir Simülasyon (2025–2035)

CBT-OIEM modelinin, yukarıda belirtilen tespitlere dayanarak 2025 Temmuz – 2035 Temmuz tarihleri arasında uygulanması öngörülmüştür. Modelde her faz, bir önceki fazın ürettiği net faydayla beslenmekte ve dış finansmana ihtiyaç duyulmaksızın zincirleme yatırım döngüsü sürdürülmektedir. Bu fazlar, 6 aylık uygulama ve izleme periyotları ile yapılandırılmıştır.

Modelin Öngörülen Uygulama Yapısı

  • Fazlar Arası Finansman Döngüsü: Her faz, kendinden sonra gelen fazların %30’unu fonlamaktadır.
  • Gelir Türetilme Mekanizması: Yatırım sonrası oluşan net gelirden yeni fazlara kaynak aktarımı yapılmakta; sosyal fonlar ve borç azaltımı da döngüye entegre edilmektedir.
  • Ölçeklenebilirlik Esası: Faz sayısı, proje tipi ve yatırım hacmi belediyenin iç kapasitesine göre modüler biçimde tanımlanmaktadır.

Bu yapı doğrultusunda, 10 yıllık projeksiyonda sıralı fayda ve ardışık değer ilkesiyle, 6 aylık ölçüm ve aktarım düzeniyle yapılandırılmış 20 fazlık yatırım sistemi planlanmıştır. Bu 20 fazda toplam 300’den fazla proje hayata geçirilecek şekilde yapılandırılmıştır.

2035 Hedef Sonuçları (Öngörülmüştür)

  • Yıllık Net Gelir (2035): 12 milyar TL (mevcut gelir kalemleri ve bütçe dışı)
  • Toplam Kümülatif doğrudan ve dolaylı diğer etkileriyle birlikte Net Fayda: 95 milyar TL’yi aşmaktadır.
  • Kent GSYH’sına doğrudan ve dolaylı net minimum katkı: %11 oranında ilave büyüme etkisi öngörülmektedir.
  • Yeni İstihdam: 10 yılda model ile hayata geçirilecek projeler kapsamında doğrudan ve ikincil etki ile süreli/dönemlik 33.000 +, süresiz ve devamlı asgari 18.000 + yeni istihdam katkısı sağlamaktadır.
  • Borçlanma İhtiyacındaki Azalma: -%48
  • Mevcut 20.000.000.000 + kabul edilen orta ve uzun vadeli borç stokunun % 72-75 aralığında eriyeceği, bütçe içerisindeki payı minimize edilerek ödeme dengesini ve yatırım kabiliyetini baskılayan bir risk olmaktan çıkacağı öngörülmektedir.
  • Sosyal Yatırım Geri Dönüş Katsayısı (SROI): 2,7
  • Yatırımların Geri Dönüş Süresi: 1. yıl ortalama 0,72 yıl, 1-3 yıl arası Ortalama 2,7 yıl, 3-5 yıl arası 3,4 yıl, 5+ yıl sonrası ise ortalama 5,4 yıl olacağı öngörülmüştür

Bu projeksiyon, yalnızca mali parametrelere değil, aynı zamanda sosyal ve yönetsel dönüşüm metriklerine de dayanmaktadır. CBT-OIEM modeli, bu kapsamda yalnızca bir finansal sistem değil; geleceğin üretken, sürdürülebilir ve katılımcı şehir yönetiminin temelini oluşturan bir kamusal yatırım felsefesi olarak değerlendirilmelidir.

ANALİTİK ZEMİN

Disiplinlerarası Bilimsel Temeller, Teknik Simülasyon Testleri, Hukuki Uyum ve Ölçeklenebilirlik

CBT-OIEM modeli yalnızca uygulama esaslı bir finansman mimarisi değil; aynı zamanda ekonomi teorisi, kamu maliyesi, yönetişim bilimi ve sosyal yatırım değerlemesi disiplinleriyle doğrudan ilişkilendirilmiş bir sistematik yapıdır. Model, çok katmanlı testlerle doğrulanmış; ulusal ve uluslararası mevzuata uygun biçimde kurgulanmıştır.

1. Bilimsel Dayanaklar ve Kuramsal Temeller

CBT-OIEM modelinin geliştirilmesinde çok sayıda kuramsal yapıdan faydalanılmıştır.

  • Keynesyen Harcama Çarpanı: Modelin her fazı, hem doğrudan harcama artışı hem de özel sektör yatırımlarını tetikleyici etki yaratır. Harcama çarpanı 1,6–2,3 aralığında öngörülmektedir.
  • SROI (Social Return on Investment): Modelin yalnızca finansal değil, sosyal dönüşüm etkileri de ölçülmüştür. Ortalama sosyal yatırım geri dönüş katsayısı: 2,7.
  • Verimlilik ve Atıl Kaynak Aktivasyonu: Kurum içi kullanılamayan kaynakların (mülk, insan gücü, veri, altyapı) sistematik olarak aktif hale getirilmesiyle sürdürülebilir kaynak üretimi sağlanır.
  • Sistemsel Yönetişim Modeli: Model, yapay zekâ destekli karar alma, veri temelli faz planlaması ve merkezi olmayan performans geri bildirimi üzerine kurgulanmıştır.

2. Teknik Analizler ve Simülasyon Testleri

CBT-OIEM, birçok analitik testle performans ve sürdürülebilirlik açısından değerlendirilmiştir.

  • Monte Carlo Simülasyonu (10.000 senaryo): Farklı enflasyon, kur şoku, siyasi belirsizlik gibi parametrelerde modelin gelir üretme kapasitesi simülasyonlarda farklı senaryolarla test edilmiştir. %88 senaryoda 2035 hedefleri aşılmıştır.
  • Net Bugünkü Değer (NBD) Hesabı: Yatırımların bugünkü değerle geri dönüş oranı ortalama %119 olarak karşımıza çıkmaktadır.
  • Faz Transfer Verimliliği: Fazlar arası kaynak aktarımının %95,5 oranında başarıyla gerçekleştirilebileceği görülmüştür.
  • Yatırım Marjinal Etki Katsayısı: 1 TL yatırımın 2,5 TL düzeyine kadar doğrudan + dolaylı etki yarattığı gözlemlenmiştir. Bu oran fazlar ilerledikçe doygunluk noktasına kadar artmaya devam edeceği tespit edilmiştir.

3. Hukuki Dayanaklar ve Yasal Uyum

CBT-OIEM modeli, hem Türk mevzuatına hem de uluslararası kamu yönetimi standartlarına tam uyumlu olacak şekilde yapılandırılmıştır.

Ulusal Hukuki Uyum:

  • 5393 sayılı Belediye Kanunu (md. 14, 15, 18)
  • 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu
  • 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu
  • 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu
  • 6085 sayılı Sayıştay Kanunu

Uluslararası Uyum

  • UN-Habitat: Sürdürülebilir şehircilik kriterlerine uygun
  • OECD Şeffaflık Standartları: Performans esaslı bütçeleme uyumluluğu
  • World Bank PPP Framework: Kamu-özel işbirliğini teşvik eden modüler faz yapısı
  • IFAC / IPSAS: Uluslararası kamu maliyesi muhasebe ve raporlama standartlarına tam uyum

4. Kurumsal Ölçeklenebilirlik ve Uyum Kabiliyeti

CBT-OIEM modeli, sabit bir yapıya değil; kurumun dinamiklerine göre şekillenen bir esnekliğe sahiptir. Bu nedenle model; Tüm büyükşehir, il ve ilçe belediyeleri, gelişmekte olan ülkeler (modelin ölçek genişlemesi) bakanlıklar, kalkınma ajansları, kooperatif birlikleri (modelin alan tanımlamasıyla) gibi çok çeşitli sürekli ve sıralı yatırım gerektiren ekosistemlerde özelleştirilerek uygulanabilir.

Model, aynı zamanda diğer ülke belediyelerinde (örnek: Avusturya, Macaristan, Endonezya, Nijerya, Brezilya vb.) bölgesel kalkınma aracı olarak simülasyonla test edilebilecek evrensel bir yönetişim ve yatırım optimizasyon aracıdır.

Şimdi Ara Canlı Yardım

Bu site, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve hizmetlerimizi optimize etmek için çerez kullanır, lütfen onaylayın.